Dövme, herhangi delici veya sivri bir aletle Dermis ile Epidermis arasına dövme boyasını zerk etme sanatıdır. Geleneksel dövme, Anadolu’da Dak ya da Dek denilen ilkel olmakla beraber kültürel anlamda günümüzde ender de olsa kullanılan bir tekniktir. Bu teknik Anadolu’da çok yaygındır. Uzak doğu ülkelerinde de benzer yöntemlerle bambu ağacı ile bitkisel kök boyalarını deriye işleme sanatı yaygındır. Geçici dövme dediğimiz Hint kınası ile bazı farklı kimyasalların karışımları ile genelde yazlık yerlerde yapılan ve maksimum 15 gün sonra kendiliğinden silinen yöntemler de mevcuttur. En yaygın olan dövme yöntemi ise profesyonel makineler ve materyaller kullanılarak desenin deriye transferi yöntemiyle yapılan kalıcı dövmedir. Kalıcı dövme yapıldıktan sonra alışkanlık yapıyor olmasının bize göre nedeni ise; insanların dövme yaptırmadan önce varsaydıkları dövme acısının, gerçekte yaşadıkları acıdan farklı, keyifli ve dayanılabilir olması ile alakalıdır. Küçük bir isyan olarak tanımladığımız dövme olgusu, belki de yaratılışımızla alakalı sürdürülesi bir durumdur. Kendi mesleki etikleri doğrultusunda istanbul dövme sanatçıları normalde 18 yaş altı dövme uygulaması yapmazlar. 18 altı yaş gurubu hayatları boyunca taşıyabilecekleri doğru desen konusunda yeterli olgunluğa erişmiş kabul edilmezler. Aynı durum alkollü insanlar için de geçerlidir. Kendilerine geldiklerinde bilinçsizlik hali ile yaptırdıkları dövme onları muhtemelen pişman edecektir. Eş ve sevgili isimlerinin yapılması da ayrılma ihtimallerini varsayarak pek de tavsiye edilmemektedir. Günümüzde profosyonel anlamda kalıcı ya da gerçek dövme dediğimiz uygulama daha çok tercih edilir çünkü hata yapma riski çok daha azdır ve işinin ehli kişiler tarafından yapıldığı takdirde memnun kalmama ihtimali neredeyse yoktur. İnsanların dövme yaptırma nedenlerinden biri tarzlarını, üsluplarını ve karakterlerini; yazarak, konuşarak dile getirememelerine rağmen küçük bir desen ile diğerlerine yansıtabilmenin kolaylığıyken bazen ise anıları hiç unutmamak ve hayatları boyunca o anılarıyla birlikte var olmak istemelerinde kaynaklıdır. Öldükten sonra bile mezara bizimle gelecek olan dövmelerin önemi bunlarla da kalmaz. Zevklerimizi, seçiciliğimizi bir aynaymışçasına yansıtma görevini de üstlenir. Önyargılar devam etse bile her zaman aklımızda yeni dövmemiz ne olmalı nereye ve kime yaptırmalı düşüncesi dolaşmaya devam edecektir…
